1910 Cemiyet-i Hafiye Davasının Tek Kadın Sanığı - Şahende Hanım'ın Suzişli Hatıraları

Tükendi

Kitap Hakkında

Sene 1910... Sıcak bir yaz gecesi... Genç kadın, Sultanahmet’in daracık sokaklarından birinde, cumbalı ahşap evin penceresinden dalgın bakışlarla sokağı seyrediyordu. Tutuklanmıştı... Diğerleri sorgulanmak üzere Bekirağa Bölüğü’ne gönderilirken, o “kendisine bir hürmet olarak” polis memuru Hasan Efendi’nin evinde “misafir edilecekti”.

Az sonra, “pençe-yi kahrında” esir olarak tutulduğu odada, yanından hiç ayırmadığı defterine şu satırları yazacaktı:

“Semayı bile ferah görmek şerefinden mahrumum” “… ne saadet hürriyet, ne büyük şeref, ne ali kelime, şu mukaddes söz, telaffuz edilirken bile kalp inşirah buluyor.

Yaşasın hürriyet, yaşasın, adaletle yaşasın… Hürriyetin ruhu adalet olsun!..” Oysa bu satırların yazıldığı günden iki yıl önce, Sultanahmet Meydanı’nda binlerce kişi büyük bir coşkuyla 2. Meşrutiyet’in ilanını kutlamış, hürriyete kavuşmanın sevinci bir rüzgâr gibi Rumeli’den Anadolu’ya, imparatorluğun bütün tebaasına dalga dalga yayılmıştı.
Peki bu iki sene içinde ne olmuştu da “esiri olunan” hürriyet, üç çocuklu bir Osmanlı kadınını “esir almıştı”?

İttihat ve Terakki döneminin en önemli siyasi davalarından “Cemiyet-i Hafiye Davası”nın tek kadın sanığı Şahende Hanım’ın “hayat-ı nisvaniyeti üzerinde pek sûzişli bir hatıra bırakan muamele-yi tevkif” günlerini kaydettiği bu defter, tarihimizin bu olağanüstü dönemine tanıklık ediyor.

Devamını oku

Ürün Özellikleri

  • Kitap Özellikleri
  • Sayfa sayısı
    280
  • Yayınlanma Sayısı
    1
  • Ağırlık
    280
  • Boyutlar
    13 x 20
  • Cilt Tipi
    Ciltsiz
  • Kağıt Cinsi
    2. Hamur
  • Yayınlandığı Konum
  • Cep Boy
    Hayır
  • Yayınlanma Tarihi
    1 / 2016
  • Barkod
    9786053326564
      Babil.com
      Tarayıcı ile devam et veya Uygulamada Aç