Londra’nın insana sıkıntı veren, neredeyse kararmış bulutlarla kaplı bir şubat gününde tesadüfen karşılaşan Lotty Wilkins ve Rose Arbuthnot, gazetede gördükleri ilanla hayatlarının solmaya yüz tutan renklerine yeniden can vermeye karar verir. O sırada, İtalya’nın başdöndürücü güzellikteki San Salvatore kasabasında bulunan ortaçağa ait bir şato nisan aynı boyunca kalacak kiracılar aranmaktadır. Evlilikleri çıkmaza giren, erkek egemen dünyanın soluk aldırmadığı Bayan Wilksins ve Bayan Arbuthnot gazeteye ilan vererek hikâyelerine iki kadın daha eklemek isterler. Böylece, baharı karşılayan müthiş bir akdeniz kasabasında kendisini yenilemeye başlayan doğanın yaptığı hazırlığa ortak olurlar. Bu ortaklık onlara, herkesten uzakta kendilerini bir kez daha ve yeniden keşfetmeye imkân verir. Okur da Büyülü Nisan’da bu çok çiçekli ve renkli dünyaya, 20. yüzyılın başlarındaki toplumsal şartlara, kadın-erkek ilişkilerinin girift hâllerine Elizabeth von Arnim’in incelikli bakışıyla tanık olur.