O an arkadaşının yüzü şekil değiştirmiş, tertemiz, parlak, sonsuz güzel olmuş. Vucudundan ışıklar çıkmış ve etrafını parlak bir bulut gibi sarmış. Gülümsemiş ve demiş: Eğilip, saygı göster bana, çünkü ben Hak güder meleğim.
Şaşkın ve korkmuş bir vaziyette diz çöküp eğilmiş birinci yolcu ve demiş: Bağışla beni, yanlışsam eğer Tanrı göndericim, ama bizim arkadaşlığımız boyunca yaptığın bütün davranışlarda ber zerre kadar doğruluk, haklılık göremedim. Tam aksine yaptığın her işte nankörlük, haksızlık ve kötülük vardı. O an melek kanatlarınla onu sarmış ve demiş ki: Şaşırma ey insan. Senin kötülük sandığın, aslında iyilik, nankörlük diye düşündüğün ise, sadece kötülükten korunmak için idi.
Size en iyi deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezler, sunmuş olduğumuz hizmetlerin size özel ve tercihlerinize göre kişiselleştirilmiş içerikler olarak sunulmasına imkan tanır. Çerez Politika'mızı inceleyerek çerezler hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
