İlk bakışta size bir ideolojik akımın, bir fikirsel devinimin veya tarihte kalmış bir dönemin adı gibi gelebilir ama değil. Aslında çok fazla kişide bulunmasına rağmen çok nadir bilinen bir hastalığın adı bu.
Bu hastalıkla doğmuş, bu hastalıkla yaşıyor olanlar bebeklerinin ilk ultrasonunu gördüklerinde herkesten çok gözyaşı döken, bebeklerinin ilk kalp atışını dinlediklerinde gözlerinden inci taneleri süzülen kadınlar...
Kim bilir, belki de yakın çevremizde bulunan, toplumsal baskı veya bilinçsizlikten dolayı yaşadıklarını içlerinde saklamış olan kadınlar. Bilmeden hüzünlerine şahit olduğumuz, hüzünlü ama asla pes etmeden anne olmaya uğraşan kadınlar...
Onların hepsi `Ne mutlu o annelere!` diyeceğimiz kadınlar. Bizim kadınlarımız. Ama bilindik, anlaşılır, klasik kadın hikâyelerinden çok daha fazlasını yaşayan kadınlarımız.
Size en iyi deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezler, sunmuş olduğumuz hizmetlerin size özel ve tercihlerinize göre kişiselleştirilmiş içerikler olarak sunulmasına imkan tanır. Çerez Politika'mızı inceleyerek çerezler hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
