İnsancıl Aylık Kültür Ve Sanat Dergisi Sayı: 393 Nisan 2023

İÇİNDEKİLER

1 Güldane Bulut – Adıyaman (Şiir)

2 İonna Kuçuradi – Yobazlık Üzerine

Yobaz ile realiteye uygun bir görüşü inatla savunan insan arasında fark vardır. Dikkat edilecek nokta, düşüncelerin ve görüşlerin bağlantılar çerçevesi değil, realiteyle ilgileridir. Bu bakımdan aralarında tam bir zıtlık gösteren, ama aynı derecede ezbere olan düşüncelere ve görüşlere saplanıp kalmak veya onları savunmak, aynı şekilde yobazlıktır.

4 Betül Çotuksöken – Felsefenin Gör Dediği Eğitimde Ses – 24

Gereksinim değer ilişkisi ve/veya gerilimi, bu bağlamda ve özellikle antropontolojik açıdan yapılacak olan değer ve gereksinim çözümlemesiyle, bu kavramlardan neyin/nelerin anlaşıldığına ilişkin belirlemelerle daha anlaşılır bir duruma getirilebilir. Bilindiği gibi, çok farklı içeriklerle, amaçlarla beliren gereksinimler her insanın dünya ile olan ilişkisinde ortaya çıkarlar ve giderilmeyi, doyurulmayı ya da karşılanmayı beklerler. Burada özellikle “değer”den anlaşılanın ne olduğunu açıkça ortaya koymak bir gereklilik gibi görünmektedir.

10 Mehmet Rayman – Güz Döşeği (Şiir)

11 Yusuf Çotuksöken – Cumhuriyet’in 100. Yılında Türkçe Üzerine Gözlemlerimiz ve Kaygılarımız

Türkçe (Türkiye Türkçesi) bugün 1 milyonu aşan sözvarlığıyla (genel/güncel sözlüklerde 150 bin dolayında; buna bilim -kültür-sanat terimleri, yöresel ağızlar, özel diller [argolar ve alan argoları-jargonlar], dile sürekli katılan yeni sözcükler eklendiğinde sayı 1 milyonu aşar.), yetkin bir bilim, kültür, sanat ve felsefe dili olarak Türkiye halkının hizmetindedir.

17 Kemal Terzi – Oktay Akbal Yüz Yaşında

Ata Öksüzü, Oktay Akbal’ın sözü, şöyle der, “Ana-baba öksüzü olmak doğaldır. Hep yaşanan bir şeydir. Ama bizim kuşağın yaşadığı çok daha başkaydı. Bizler ‘Ata Öksüzü’ idik. Atatürk’ün yaşadığı yıllarda çocukluğumu, gençliğini geçirmiş olan bizler, gerçekten de öksüzdük, öksüzlüğünü derinliğince duyan yaşam boyu duyacak da bir kuşaktık.”

18 Ertan Şahin – Kuşlar Yalınayak Uçar (Şiir)

19 Serva Fırıncıoğulları - Maksim Gorki’nin Artamanovlar Eserinde Rusya’da Sanayileşme

Maksim Gorki’nin Artamanovlar eseri Rusya’da sanayileşme sürecinin kuşaklar boyu süren değişimini konu almıştır. Romanda üç kuşak boyunca Artamanov ailesinin kurduğu fabrika ve bu süreçte ülkede yaşanan sosyal ve politik değişimler, ailenin yaşantısı içinden kurgulanmış bir öyküyle anlatılır. Artamanovlar ailesi kasabaya gelen varlıklı bir ailedir ve boş topraklar üzerinde bir fabrika kurma hayalindedir.

23 Kökdal Of – Hortlaklar (Şiir)

24 Mustafa Yakut – Gürcü Yazınından Hoca İçin Önsöz

Bin beş yüz yıllık bir geçmişi olan Gürcü edebiyatı, Doğu Hıristiyan dünyasının en eski ve en zengin edebiyatlarından biridir. Edebiyatın bütün dallarında sayısız yapıtlar içerir. Bu yapıtların birçoğu, Yakındoğu ve Bizans halkları arasındaki ilişkilerin tarihine olduğu kadar, Ortaçağ ve erken Hıristiyan edebiyatına da ışık tutması bakımından büyük önem taşır.

26 Hasan Çapik – Ağaç Daha Köklüdür Rüzgardan (Şiir)

27 A. Didem Uslu – 2021-2022 Maskeli Tiyatro Mevsiminden Seçmeler – II

Emre Kınay, Irgat oyununu sanıyorum kendisi yazmış. Trajikomik bir oyun. Başlık Türkiye’ye çekici. Acımayı ve ağlamayı çok seven Türk insanı, yoksulları bağrına basar ama gönlü hep zengindedir. Hiçbir zaman sol partileri iktidara getirmez, hep sağa meyil eder. Irgat adamın hikayesi tek kişilik bir oyundu. Zaten oyun boyunca geçen veciz sözlerden Shakespeare etkisini sezmiştim.

33 Sabahattin Keskin – Papatya (Şiir)

34 Hasan Akarsu – “Ah Kuyusu”nakit Yaşamlar

Olayların gelişiminden anlaşıldığına göre Maryam’ın annesi ve babası göç yolunda çok sıkıntı çeker. Annesi hastalandığı için kafileden ayrılırlar. Babası eşini sırtında taşır ve bir köye sığınır. Eşi ölür, oraya gömerler.

36 Hasan İldiz – Başkalaşım (Şiir)

37 Neriman Çelik – Adnan Öztel’le Söyleşi-IV

40 Mehmet Karakelle – Homo Sapiens Varoluşunun Değerlendirilmesi – VI

Her şeyin alınıp satılabildiği, her şeyin bir değişim-değeri’nin olduğu çağında; Sapiens’in temel güdüsünün ve artık-ürüne kavuşmakla edindiği öz niteliğinin yığınsal yaşamı düzeyindeki ortaya çıkışı (révélation), son yazıda kısaca anlatılmıştı. Denemenin bu bölümünde, inceleme konumuz hayvanın bireyler-arası ilişkileri üzerinde duracağız.

47 Özcan İlter – Gelsen/Üşümesek (Şiir)

48 Hakan Gügercinoğlu – Adaletin Kapısında (Öykü)

Eminönü’nden Beyazıt’ta dik bir yokuş tutturmuşum, hava belki elli derece. Kızgın güneş, bulutsuz gökyüzünde halka halka büyüyor, duvarlarla çevrili cadde, fırındaki çömlek gibi katılaşmış,  ter kokuları, kaynaşan lağımlar, bozulmuş meyveler, tükürükler, erimiş sakızlar, kedi kakaları bu çömleğin hafif ateşinde yavaş yavaş pişiyordu.  Kalabalıkta yol almak zaten zorken bir de sırtlarında semerler, küfelerle, kendinden büyük yükleri taşıyan, üstü başı kir pas içinde hamallar kalabalığa karışmış, yüklerini sakınmadan, insanlara çarpa çarpa ilerliyordu.

51 Berrin Taş – Hep Yolda

25 Şubat 2023

Yıllardır Atölyede konuşuldu. Lukacs kitapları okundu. Goethe okundu. Tür bilinci üstüne yazılar yazıldı. Eluard’ın Goethe’den alıntılayarak anlattığı tür bilinci üstüne yazılanları coşkuyla, severek anlattım. Kendi heyecanımı şiire ilişkin konuşmalarımda aktarmak istedim.

57 Sayıl Cengiz Gündoğdu – Yıldız Güncesi

23 Şubat Perşembe

Yer sarsıntısı, sarstı Türkiye’yi... Şimdi sorulması gereken şu. Bu yıkımın sorumlusu kim. Sorumluluğu siyasal erke bağlamak doğru olmaz. Bu yıkımda siyasal erkin sorumluluğu var. Ama halkın da sorumluluğu var. Halkımız bilimsel yaşamadı. Bilimsel de yaşamıyor. Fay çizgilerinin üstüne çerden çöpten evler yaptı, öyle yaşadı.