Katharina Blum’un Çiğnenen Onuru

Babil’in Yorumu

Medya, spekülasyona en açık alanlardan biri. Ortaya atılan her iddianın, yayınlanan her haberin doğruluğunu saptamak bugün bile çok zor. Heinrich Böll de kamusal alan üzerinde ciddi etkiye sahip bu aygıtın ne kadar tehlikeli sonuçlara yol açabileceğine odaklanıyor Katharina Blum’un Çiğnenen Onuru’nda. Kendi hâlinde küçük bir hayatı olan, rahatı yerinde güçlü bir kadının bir anda tepetaklak olan hayatını anlatıyor. İncir çekirdeğini doldurmayacak bir meselenin hırslı ve kötücül insanların elinde korkunç bir itibarsızlaştırma aracına dönüşümünü çarpıcı biçimde ortaya koyuyor. Neredeyse yarım asıl önce yazılan Katharina Blum’un Çiğnenen Onuru, gerçeğin hangi yollarla çarpıtıldığını, suçun inşa edilebilir yanını ifşa eden, yaftalanmanın yıkıcılığını tüm çıplaklığıyla gösteren sarsıcı bir roman.

Almanya'da ' 70'li yıllardaki ünlü ' Baader-Meinhof' çete olayından yola çıkılarak yazılan Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru adlı bu romanda, medyanın haber oluşturma özgürlüğü ile bireyin özel yaşamının çatışması teması işlenir. Görünüşte tek suçu bir anarşistin sevglisi olmak olan Katharina Blum'un bu anarşistle ilgili olaylar ve araştırmalar bağlamında giderek tüm kişisel değerlerinin ayaklar altına alınması, en yakın çevresi karşısında da, bütün bir toplum karşısında da savunmasız bırakılması, kitabın ağırlık noktalarıdır.

Romanın günümüze kadar güncelliğini yitirmemiş, tersine belki de gittikçe daha güncel konuma gelmiş olmasının temel nedeni ise, ' özel yaşam karşısında medyanın sorumluluğu' konusunun güncelliğini -ne yazık ki- yitirmemiş oluşudur. Heinrich Böll'ün bu romanı, günümüz Türkiye'si açısından da güncelliğini sürdürmektedir.