Kitap Hakkında
"...Karşı kıyıya çıktım. Güneş, Ölüm Vadisi'nin dağları arkasına gizlenivermişti bile. Çarçabuk giyindim. Kırmızı güllü, mavi eşarbı belime fişeklik gibi sardım. Koca Ali ile Sara Hala'ya el salladım. Yolu yercesine taban teptim. Fakat biter mi Ölüm Vadisi? Sarp, yalçın kayalıkların iki tarafında asker gibi dizildiği vadi, karanlık bastıkça kör dipsiz bir kuyuya benzer. Eşkiyanın, kötü adamların, vahşi hayvanların içinde cirit attığı derinliği, gündüz bile insana ürküntü verir...
Korku, yorgunluk ve terden kalbim daralıyor, sık sık nefes alıyordum. Gece vahşete bürünmüştü, göz gözü görmüyordu. Düşe kalka yol alıyordum. Ayaklarım tökezliyor, doğruluyordum. Mavi eşarbı yokladım, yerindeydi. Yoluma şavk veriyor, benliğime cesaret şırınga ediyordu. Cizre'de bir manifaturacıdan almıştım onu. Mavi zeminde kırmızı güller vardı. Rüzgarda titreşip ruhuma aşk nağmeleri sunuyordu..."
Ürün Özellikleri