İzmir tarih boyunca stratejik konumuyla mühim bir liman kenti olmuştur. Sultan 2. Murat'ın 15. Asırda (1425-1426) Aydınoğulları'na son vermesi ile Osmanlı topraklarına katılan İzmir, 17. Yüzyıldan itibaren Doğu Akdeniz'in en önemli ticari liman kentlerinden biri olmuş ve Osmanlı Devleti'nin ticaret merkezi konumuna erişmiştir. Bu durum Osmanlı Devleti'nin sona ermesine dek sürmüştür.
Birinci Dünya Savaşı sonunda Yunanlıların 15 Mayıs 1919 tarihinde başlattıkları işgal 9 Eylül 1922 tarihinde sona ermiştir. İşgalin başlamasıyla Batı Anadolu Yunanlılarca bir yangın yeri, harabe ve kan gölü haline getirilmiş, Müslümanlara yönelik katliamları ve yağmalama olayları bütün Anadolu'yu üzüntüye boğmuş ve tüm bunlar milli bir heyecan yaratmıştı. İşte İzmir'in işgali Anadolu'yu birleştirerek Milli Mücadele'nin başlangıcı olmuştur. İstiklal Savaşı'nın bütün stratejisi ve nihai hedefi İzmir'in kurtuluşu olmuştur.
Zaferden kısa bir süre sonra Türkiye İktisat Kongresi'ne ev sahipliği yapan İzmir küllerinden yeniden doğacağının işaretini vermiştir. İzmir'in dünden bugüne gelişimine baktığımızda sanayi, ticaret, turizm ve tarım kenti olarak bölgesinin ve ülkemizin sembol şehirlerinden birisi haline dönüşmüştür.
Bu çalışmada İzmir'in, Milli Mücadele ve Cumhuriyet'in İlk yıllarındaki durumu ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Size en iyi deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezler, sunmuş olduğumuz hizmetlerin size özel ve tercihlerinize göre kişiselleştirilmiş içerikler olarak sunulmasına imkan tanır. Çerez Politika'mızı inceleyerek çerezler hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
