Kitap Hakkında
Günümüz şartlarında devletler, işletmeler, şahıslar, kısacası gerçek ve tüzel kişiler teknolojik gelişmelerin getirdiği imkanlar neticesinde kişisel verileri daha sık kullanmaktadır. Bunun bir sonucu olarak, kişisel verileri verme veya ele geçirme suçunun gündeme gelmesi de önceki dönemlere kıyasla daha olası görülmektedir.
Kişisel verileri verme veya ele geçirme suçu, uzun yıllardır mevzuatımızda olmasına rağmen kişisel verilerin işlenmesiyle ilgili usul ve esaslar 2016 yılında Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile belirlenmiştir. Böylelikle, kişisel verilerle ilgili suçlar açısından, yargı mercilerinin değerlendirme yaparken göz önünde bulundurması gereken hususlar daha net bir şekilde ortaya çıkmıştır.
Ele alınan bu çalışmada ilk olarak kişisel verilerin korunmasıyla ilgili genel bilgiler ve tarihçe üzerinde durulmuştur. Devamında, KVKK’nın ceza hukuku, ceza muhakemesi hukuku ve ilgili diğer hukuk dallarıyla ilişkisi ele alınmış, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun güncel kararları da dikkate alınarak somut örnekler üzerinden uygulamaya ilişkin tespit ve önerilerde bulunulmuştur. Son olarak ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 136. maddesinde yer alan “Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu” incelenmiş, yargı mercilerinin kararları, öğretideki görüşler, değerlendirmelerimiz ve değişiklik önerilerimiz okuyuculara aktarılmıştır.
Ürün Özellikleri