Kitap Hakkında
Önce incir ve zeytinin dilni öğrendik, sonra yüzlerden mekanları. Su seslenip durdu gidenin ardından. Bir gün anne hayata veda etti, oğullarla kızlar, dünya, ev, anılar, gelecek, fotoğraflar... yalnız kaldı. Annenin yerini gökyüzü, biten deniz de alamadı. (Bir de bakarız güz başlamış, sonra nöbeti başka mevsimler almış.) Gece-gündüz içimizde dışımızda sözcükler yeni bir dile selam durur. “düğüm” mü? “çürüyen gün. / tiril tiril gece”. Elbette önce şairler yaralanır, sonra herkes. Bir gün “örs”ün gölgesi, yılların, hayatın yolu Gezi Parkı’na çıkar. Copla, Toma’yla, gazla, suyla, tekme-tokatla gençliğin omurgasına veryansın edilir. Şiir yenilmez, kendine yeni bir dil bulur her sevdada, her ölümde, her kıyıda... Sonra Mendil, Dağ ve Başka Şeyler... dönemi başlar. “mendilim, göz hakkım. / acıyı katladım. Sol cebimde.”
Ürün Özellikleri