Kitap Hakkında
Marx sınıflı toplumu anlatırken, insanın insanı kendi alçaklığının kölesi yaptığını söyler. İnsanın kendi kendisini ve ötekileri ötekileştirmesi de insanın insana yaptığı bir alçaklıktır. İnsanın insana yaptığı bu alçaklığı, egemen çoğunluğun sinir uçlarına dokunmadan anlatmak mümkün olmadığından, bu sinir uçlarına dokunmaktan imtina etmedim; çünkü, sömürgeleştirmenin kendisi önemli oranda ruhsal, zihinsel, sosyal, fiziki şiddet içermektedir. Ki bu şiddetin bulaşmadığı ne bir değer ne de bir insan vardır. Sömürgeleştirmenin yaşandığı bir zeminde şiddet eğitmenin, iğdiş etmenin, terbiye etmenin, sosyalleşmenin, egemen olmanın hem aracıdır hem de değeridir.
Şiddetin tahriş ettiği bir toplumda insanın dokunduğu her nokta ( sinir ucu) dokunulan bedene(topluma ) acı verir. Burada anlatmaya çalıştığım sömürgen amaçlı şiddet, bütün zeminleri,dokuları, temasları, unsurları travmatize etmiştir. Bu travmayı yaşamış insanın gözlerine,beslenmemiş bedenine ve bir sosyal bataklık haline gelmiş toplumsallığına bakarak hüküm verenlere, parmağımla sömürgeni işaret ediyorum. Bu sömürgeci sistemi ve egemen çoğunluğu görmeden konuşmak önemli oranda bir karış palavradır.
Varlığının kışlalarla ve karakollarla sömürgeleştirdiğine karşı korumaya alan gelemen çoğunluğun aklıyla, bilimiyle bu "zavallılar" a bakan, baktığındaki kendi siluetini ve alçaklıklarını göremez. Ve görmek istemediğinden sömürgeleştirdiğinin insanlığını tartışır ve tartıştırır. Aslında beyaz adamın elinde tuttuğu ve görüşüne malzeme olarak kullandığı şey, maskedir. E. Canetti'nin sözleriyle,"maske çok şey ifade eder, ama daha da fazlasını saklar. "
Ürün Özellikleri