Türkiye’nin parlak zihinlerinden Nurdan Gürbilek, Vitrinde Yaşamak kitabında “devlet şiddetiyle ve haksız bir savaşla kurulan piyasanın içine doğan yeni kültürel ortamı” çözümlemeye girişiyor. Gürbilek, siyasi bir darbenin ardından, yaşadığı sert travmanın etkisiyle çok bilinmeyenli bir denklemle karşı karşıya kalan, acıyla hazzın, umutsuzlukla keyfin iç içe geçtiği bu kültürel ortamı ontolojik bir mesele olarak ele alıyor. Kentsel mekânların vitrinlerinde yer alan seyirlik nesnelerden gizli öznelere, bir ülkenin yorgun bedeninden karmaşık ruhuna doğru yapılan bir yolculuk olan Vitrinde Yaşamak, “imge pornografisinin” eşsiz anlatımlarından biri olarak okuruna rehberlik ediyor.